400 ADET GENEL NASİHAT MEKTUBU DAĞITIMI
Faaliyet Tarihi: 09 TEMMUZ 2025 - Devam Ediyor
İçinde bulunduğumuz problemlerde hep başkalarını ve siyaseti suçlamak yerine, iğneyi biraz da kendimize batırmamız gerektiğini, başımıza gelenlerin amellerimizle bağlantılı olduğunu aktardığımız genel nasihat içerikli mektubumuzdan şehir merkezinde 400 adet dağıttık. Tesir Allah'tandır.
Mektubumuzun içeriği aşağıdadır:
Selamun aleyküm, bu mektup kişiye
özel değil, genel bir çalışmadır.
Sevgili kardeşim, ülkemizin içinde
bulunduğu halden memnun değil misin? Enflasyon, hukuk, gıda, terör,
küreselcilerin planlarının işlemesi gibi pek çok konuda sıkıntılar mı
duyuyorsun? Bunların bir an önce düzelmesini mi istiyorsun?
Pek çoğumuz sorunun siyaset kaynaklı
olduğunu düşünüyor ve elbette bu düşünce de bir haklılık olabilir lakin
çuvaldızı başkasına batırırken iğneyi hiç kendimize batırıyor muyuz?
Ne demek mi istiyoruz? Aslında demek
istediğimizi biz değil, yaratan Rabbimiz söylüyor. Kur’an’daki birkaç ayeti
hemen hatırlatalım:
“Bir millet kendi durumunu değiştirmedikçe
Allah onların durumunu değiştirmez.” (Ra’d Suresi, 11. Ayet Meali)
"Başınıza gelen her musibet kendi
yapıp ettikleriniz yüzündendir" (Şura Suresi, 30. Ayet Meali)
"İnsanların kendi elleriyle yapıp
ettikleri yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu" (Rum Suresi,
41. Ayet Meali)
Kardeşim, gördüğün gibi 3 ayette
Rabbimiz başımıza gelenlerin, kendimiz sebebiyle olduğunu söylüyor. Peki,
toplumumuzda ne gibi hasletler var da haklı olarak şikâyet ettiğimiz bu
sorunlar başımıza geliyor? Birkaçını sıralayalım:
1-
Faiz:
Allah’ın savaş açarım dediği tek ameldir faiz. Toplumsal ekonomimizi
çökertir. Ancak ne yazık ki milletimizin büyük kısmı kısa
sürede az sermayeyle çok para sahibi olma, rahat yaşama amacıyla parasını
faizli hesaplarla yatırıyor, faizli krediler kullanıyor. Peki, biz zaten Allah’ın
Rızık Veren olduğunu bildiğimiz halde, faizin büyük günah olduğunu bildiğimiz
halde, neden faizle iştigal ederiz? Biz millet olarak böyle büyük bir günah
işlersek, ayetlere baktığımızda iyi bir yaşantı bekleyebilir miyiz?
Bu konu, acilen tövbe edip
vazgeçmemiz gereken çok önemli bir günahtır.
2-
Zina:
Emniyet raporları ve toplumsal yaşantıda görüp duyduklarımız ne yazık ki
zinanın toplumumuz içinde aşırı derecede yaygınlaştığını
gösteriyor. Bu gerçekten de çirkin, toplumu ve nesli bozan bir iştir. Birisinin karısı, kızıyla o çirkin işi
yapanlar, kendisinin de karısı kızı olduğunu unutmamalıdır ve elbette ki
zinanın yaygın olduğu bir toplum hiçbir şeyin iyisini hak etmez. Unutma: Sen
kendi milletine ihanet edersen, başkaları daha rahat eder.
3-
Fahiş Fiyat: Ne yazık ki milletimiz, elindeki
meta her ne ise onu fahiş fiyata satmak
ve kiralamakta
yarışır hale gelmiştir. Bu konuda hiçbirimiz kanun nizam tanımamaktayız. Fahiş
fiyatın önüne geçmeye çalışan kanunları bile türlü hile ve zorbalıklarla
deliyoruz ve sözde kar elde etmek adına kendi milletimize zulmediyoruz oysa
rızkımızın asla artmayacağını ve eksilmeyeceğini bilmemiz lazımdır.
4-
Bir Başkasını Düşünmemek: Araç park etmeden tutun da herhangi bir kuyrukta
kaynak
yapmaya kadar kul hakkına girme konusundaki, birbirimizi düşünmeme konusundaki
hırsımız zirvede maalesef. Gâvur dediğimiz batılı ülkelerde insanlar birbirinin
hak ve hukukuna son derece saygılı iken Müslüman Türk Milleti’ndeki hak hukuk
tanımamazlık, tek başına bile başımıza musibetler gelmesine sebep olabilir.
5-
İyiliği Emredip Kötülükten
Sakındırmamak:
Günlük yaşantımızda hepimiz faize
gidenleri,
teşhirci şekilde açık giyinenleri, zina edenleri kısaca türlü fenalıkları
görüyor, duyuyoruz ancak ne yazık ki bu günahlara karşı dut yemiş bülbül gibi
sessiziz. Fena halde insanlardan korkuyoruz. Oysa gördüğümüz günahlara karşı
sessiz kalmak ta başımıza bela gelmesi için bir sebeptir.
"Ya iyiliği
emreder, kötülükten de nehyedersiniz, yâhut Allah şerlilerinizi hayırlılarınıza
mutlaka musallat edecektir. O zaman hayırlılarınız dua etse de duaları kabul edilmez." (Hadis - Tirmizi, Kitabul Fiten)
“Canımı elinde tutan
Allah’a yemin ederim ki, ya iyilikleri emreder ve kötülüklerden nehyedersiniz
ya da Allah kendi katından yakın zamanda üzerinize bir azab gönderir. Sonra
Allah’a yalvarıp dua edersiniz ama duanız kabul edilmez.” (Hadis - Tirmizî, Fiten 9)
Bu konudaki toplumsal tehdit te çok
açık gördüğün gibi.
Sevgili kardeşim, burada birkaçını
sıraladığımız günahları artırmak mümkün. Yalan, gıybet, dolandırıcılık, borcunu
vaktinde ödememe, imalatta satışta hile, iftira, günahlara tövbe etmemek gibi
pek çok hal, bizi iyi bir yönetimden de iyi bir akıbetten de uzaklaştırır ve
başımıza gelenlerde suçu sadece başkasına atamayız.
Bu sebeple gelin günahlarımıza
samimiyetle tövbe edelim, biz iyi insan olalım, insanların iyi olması için
uğraşalım ki başımıza gelen haller de kişiler de iyi olsun. Son bir hatırlatma:
Biliyorsun ki şehrimizin suyu neredeyse bitti ve Allah bize kar, yağmur
göndermiyor. Bak o Allah ne diyor: "O’na tövbe edin ki üzerinize bolca rahmet
(yağmur, kar) göndersin ve kuvvetinize kuvvet katsın" (Hud Suresi,
52. Ayet Meali)
Milli Kuvvetler Hareketi
www.millikuvvetlerhareketi.org